Öğretmenler günü dünya çapında birçok ülke tarafından farklı tarihlerde kutlanan ve hatta kimi ülkelerde resmi tatil olarak ilan edilen oldukça özel bir gündür. 1994 yılından bu yana birçok ülkede öğretmenler günü UNESCO ( Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) tavsiyesi ile 5 Ekim’de kutlanmaktadır.
Neden 5 Ekim?
Öğretmenler gününün UNESCO tavsiyesi ile 5 Ekim tarihinde kutlanıyor olmasının sebebi ise, 1966 yılında Fransa’nın Paris kentinde yapılmış olan ‘’ Öğretmenlerin Statüsü Hükümetler arası Özel konferansı’’ neticesinde UNESCO temsilcileri ile ILO yani Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesini oy birliği ile kabul edilmiş oluşunun yıl dönümü oluşudur.
100’e yakın ülkenin öğretmenler gününü 5 Ekim günü kutluyor olmasının yanı sıra farklı kültüre ve dönüm noktalarına bağlı olarak da kimi ülkelerin farklı tarihlerde kutladığı aşikardır.
Örneğin; yaklaşık 12 Arap ülkesinin (Yemen, Umman, Ürdün, Tunus, Suudi Arabistan, Katar, Libya, Mısır, Fas, Cezayir, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri) 28 şubatta kutladığı, İran’da 2 Mayıs ve Türkiye’de ise 24 Kasım’da kutlandığı bilinmektedir.
En kutsal görev!
Hiç tartışmasız öğretmenlik insanlık tarihi boyunca gelmiş geçmiş en kutsal görevlerden biridir. Bunun nedeni ise muhatabın insan olması, kişinin tohumdan yetişmesini sağlayan bir meslek olması ve öğretiyor olmasıdır. Erdemli bir toplum temeli atmak için koşullar ne olursa olsun büyük bir azimle yapmış olduğu çalışmalarla öğrenciye vermeye çalıştığı bir yeni bilgiyi bile kar bilmektir.
Özellikle son yıllarda her şeyin ekonomik çıkarlara dayandığı bu günlerde, öğretmenlik gibi kutsal bir görevi hakkıyla yerine getirmek oldukça büyük bir başarıdır. Heyecanını, hedeflerini ve ideallerini sürekli canlı tutarak aynı istek ve azimler çalışması gereken öğretmenlik mesleği İslam kaynaklarında da ‘kutsal’ olarak adlandırılmıştır.
Gelişimin, ilerlemenin, üretimin ve insanlık için her türlü faydanın eğitimden geçtiğini bilerek yaşamak öğretmenlere olan saygının asla bitmemesi ve basite alınmaması konusunda oldukça net bir kanıttır.
Mesleğin sonsuz sabır ve azim ile devam ettiren tüm öğretmenler başarıya ulaşmış ve meyvelerini eğitmiş olduğu nesiller ile alarak topuma faydalı bireyler kazandırmıştır. Asıl kazanılması gerekenin paradan ziyade ilk olarak erdem, eğitim, üretim olduğunu öğretmiş olduğu bir neslin, insanlığa yalnızca faydası olacağı ve onların yetiştireceği neslin de aynı şekilde eğitimli, üretken ve erdemli bir nesil olacağını göstermektedir.
Yorum yaz